3 Haziran 2013 Pazartesi

İngilizce Zaman Zarfları

ADVERBS OF FREQUENCY AND OTHER ADVERBS

SIKLIK ZARFLARI VE DİĞER ZARFLAR

Bir önceki dersimizde genel olarak zarflardan bahsetmiş ve sıfatlarla zarfları karşılaştırmıştık. Bu dersimizde ise zarf türlerinden bahsedeceğiz.

1. Adverbs of Frequency: Sıklık zarfları

Bir işin ne kadar arayla, ne kadar sıklıkla yapıldığını belirten zarflara adverbs of frequency denir.
Bu zarflar şunlardır:
always (daima; her zaman)
usually ; generally ( genellikle, çoğunlukla )
normally ( normalde)
frequently ( sık sık; sıklıkla )
sometimes ( bazen )
occasionally ( ara sıra )
seldom ; rarely ; scarcely ( nadiren; çok seyrek )
ever ( hiç )
never ( asla; hiç; hiçbir zaman )
Ayrıca bunların dışında;
once a week ( haftada bir kere )
three times a month ( ayda üç kere )
every day ( her gün )
every other day ( gün aşırı )
gibi sıklık zarfları da vardır.
İlk bölümdeki zarflar cümlede genellikle fiilden hemen önce gelirler.
always get up early. Ben her zaman erken kalkarım.
My brother never smokes. Kardeşim hiç sigara içmez.
Ali sometimes goes to the cinema. Ali bazen futbol oynar.
Ancak cümlede yardımcı fiil varsa bu zarflar yardımcı fiilden sonra gelirler.
He is always late. O her zaman geç kalır.
She was never rude to me. Bana karşı hiçbir zaman kaba değildi.
  • Soru cümlelerinde ve olumsuz cümlelerde aynı durum söz konusudur. Ancaknever yerine soru cümlelerinde ve olumsuz cümlelerde, ever kullanılır.
Have you ever been to Japan? Siz hiç Japonya’ya gittiniz mi?
I haven’t ever been there. Oraya hiç gitmedim.
Do you usually get up so early? Genellikle böyle erken mi kalkarsın?
Do they often disturb you? Seni sık sık rahatsız ediyorlar mı?
  • İlk bölümdeki zarflardan, usually, generally, normally, frequently, often, sometimes ve occasionally cümle sonlarında da kullanılabilir.
He is not angry usually. O genellikle kızgın değildir.
I don’t talk to him often. Onunla sık sık konuşmam.
  • Yine bu zarflardan usually, generally, normally, frequently, sometimes veoccasionally cümle başlarında da kullanılabilir.
Sometimes I drive him to school. Bazen onu arabayla okula götürürüm.
Normally we start work at 8 o’clock. Normalde işe saat 8′de başlarız.
  • İkinci bölümdeki zarflar ise genellikle cümlenin sonunda yer alır ama bazen cümle başına de gelirler.
We have dinner at 8 o’clock every evening. Her akşam saat 8′de akşam yemeği yeriz.
I clean my teeth twice a dayDişlerimi günde iki kez temizlerim.
Once a month we go to the theatre. Ayda bir tiyatroya gideriz.
  • Adverbs of frequency genellikle simple present tense ile kullanılmasına rağmen diğer zamanlarla da kullanılabilir.
Şimdi adverbs of frequency ile birkaç örnek daha verelim.
I rarely drin coffee. Nadiren kahve içerim.
My father sometimes plays volleyball. Babam bazen voleybol oynar.
Mr Smith never visits his relatives. Mr Smith akrabalarını hiç ziyaret etmez.
Do you ever go to the bar? Sen hiç bara gider misin?
Have you ever used a computer? Sen hiç bilgisayar kullandın mı?
I have never had Chinese food. Ben hiç Çin yemeği yemedim.
We play football once a week. Haftada bir futbol oynarız.
You can usually see him at thet cafe. Onu genellikle şu kafeteryada görebilirsin.
He isn’t always reliable. O her zaman güvenilir değildir.
When we were on holiday we usually got up late. Tatildeyken genellikle geç kalkardık.
She seldom washes the dishes. O bulaşıkları nadiren yıkar.

2. Adverbs of Time : Zaman zarfları

Zaman zarfları zaman bildiren kelimelerdir. Bunlar genellikle cümlelerin sonunda yer alırlar. Bir kısmı ise cümlenin başında da yer alabilir. Zaman zarflarından bir kısmını zamanları işlerken görmüştük. Bunları sırayla görelim.

Şimdiki zaman zarfları:

now ( şimdi )
at the moment, at present ( şu anda )
still ( hala )
any more ( artık )
today ( bugün )
Bu zarflardan today, now, at the moment ve at present cümlenin başında da sonunda da kullanılabilir. Still fiilden hemen önce, “any more” ise cümlenin sonunda kullanılır.
Örnekler
They are praying at the moment. Şu anda onlar namaz kılıyorlar.
Are you still eating? Hala yiyor musun?
He isn’t running any more. Artık koşmuyor.

Gelecek zaman zarfları

tomorrow ( yarın )
tomorrow morning / afternoon / etc. ( yarın sabah / öğleden sonra / vs )
this afternoon ( bugün öğleden sonra )
this evening ( bu akşam )
tonight ( bu gece )
next week / month / etc ( gelecek hafta / ay / vs )
till, until ( …….e kadar )
later ( daha sonra )
soon ( yakında; biraz sonra )
at 11 o’clock ( saat onbirde )
on Monday ( Pazartesi günü )
in July ( Temmuz’da )
in 2005 ( 2005 yılında )
in three days ( üç gün sonra )
immediately ( derhal )
presently ( biraz sonra )
Yukarıdaki ve buna benzer zaman zarfları genellikle cümle sonlarında kullanılırlar. Ancak pek çoğunun cümle başında kullanılması da mümkündür.

Örnekler
We are going to study English tonight. Bu gece İngilizce çalışacağız.
Tomorrow morning they are going to leave Istanbul. Yarın sabah İstanbul’dan ayrılacaklar.
I’ll stay here till Saturday. Cumartesiye kadar burada kalacağım.

Geçmiş zaman zarfları

yesterday (dün)
yesterday afternoon ( dün öğleden sonra )
yesterday evening ( dün akşam)
last night ( dün gece )
last week / month / etc. ( geçen hafta / ay / vs.)
three days / months ago ( üç gün / ay önce )
in 1992 ( 1992 de )
Geçmiş zaman zarfları cümlenin hem başında hem de sonunda kullabılabilir.
Geniş zaman zarfları bu ünitede geçen adverbs of frequency ( sıklık zarfları ) bölümünde geçen zarflardır. Yakın geçmiş zaman ( Present Perfect Tense ) zarfları bu ünitenin işlendiği konuda anlatılmıştı.

3. Adverbs of Place : Yer zarfları

İngilizcede yer zarfları, yer veya istikamet ( yön ) bildiren kelime veya kelime gruplarıdır. Bunlar genellikle cümlede fiilden sonra yer alırlar. En çok kullanılan yer zarfları şunlardır:
above ( yukarıda )
abroad ( yurt dışında )
ahead ( ileride )
anywhere ( hiçbir yere )
away ( uzağa )
back ( geriye )
backwards ( geriye doğru )
behind ( arkaya )
below ( aşağıda )
beneath ( altında )
forward ( öne doğru )
for away ( uzakta )
everywhere ( her yerde )
nowhere ( hiçbir yere )
here (burada )
there ( orada )
left ( sola )
right ( sağa )
upstairs ( üst katta )
downstairs ( alt katta )
Ayrıca
in Ankara ( Ankara’da )
at home (evde )
from the factory ( fabrikadan )
gibi kelime grupları da yer zarfı olarak kullanılırlar.
Örnekler
They have been working abroad for three years. Üç yıldır yurd dışında çalışıyorlar.
You can’t go anywhere. Hiçbir yere gidemezsin.
They live upstairs. Onlar üst katta oturuyorlar.
I am coming from Ankara. Ankara’dan geliyorum.

4. Adverb of Manner : Hal zarfları

Quickly, fast, happily gibi zarflar hal zarflarıdır.

5. Adverbs of Degree : Derece Zarfları

Bu derste gördüğümüz zarflar genellikle fiilleri niteleyen zarflardı.  “Adverbs of degree” ise hem sıfatları hem fiilleri hem de başka zarfları niteler. Bu zarflar genellikle niteledikleri kelimelerden hemen önce gelirler. Bu zarfların en çok kullanılanları şunlardır:
absolutely ( tamamen; kesinlikle )
almost ( neredeyse; hemen hemen )
altogether ( tamamen )
barely ( ancak; zar zor )
a bit ( biraz )
completely ( tamamen )
enough ( yeterince )
entirely ( tamamen )
extremely ( son derece )
fairly ( oldukça )
hardly ( zar zor; güçlükle )
much ( çok )
nearly ( neredeyse )
only ( sadece )
pretty ( oldukça )
rather ( oldukça )
really ( gerçekten )
too ( haddinden fazla )
very ( çok )
Örnekler
He was absolutely right. O tamamen haklıydı.
He was driving rather fast. Oldukça hızlı araba kullanıyordu.
She quite likes jazz. Cazdan oldukça hoşlanır.
They come too late. Çok geç geldiler.
  • Bu zarflardan quite kelimesi good, nice, long gibi sıfatlarla kullanıldığında ( oldukça, epey ) anlamına gelir. Ancak certain, amazing, sure, right, wrong gibi derecelendirilemeyecek bir sıfatla kullanıldığında
It was  quite a long way. Oldukça uzun bir yoldu.
He was quite right. Tamamen haklıydı.
  • Fairly ve rather kelimelerinin her ikisi de ( oldukça ) anlamına gelir. “Fairly”daha çok good, clever gibi olumlu sıfat ve zarflarla, rather” ise daha çokbad, stupid gibi olumsuz sıfat ve zarflarla kullanılır.
Mary is fairly beautiful but her sister is rather ugly. Mary oldukça güzel ama kızkardeşi epey çirkin.
  • “Pretty” hem sıfat hem de zarf olarak kullanılabilen bir kelimedir. Sıfat olduğu zaman ( güzel, şirin ) anlamına gelir. Zarf olduğu zaman ( oldukça ) anlamına gelir.
She is a pretty girl. O güzel bir kızdır.
She is pretty tall. O oldukça uzun boyludur.

6. Sentence adverbs : Cümle zarfları

Bazı zarflar bir fiili, sıfatı veya başka bir zarfı değil bütün cümleyi nitelerler ve konuşan kişinin görüşünü yansıtırlar. Bu zarfların en çok kullanılanları şunlardır.
actually ( aslında )
apparently ( belli ki; açık ki )
as a matter of  fact ( aslında )
certainly ( şüphesiz )
clearly ( açıkça )
definitely ( kesinlikle )
evidently ( belli ki )
fortunately ( bereket versin ki, Allah’tan )
luckily ( şansı(m) varmış ki )
naturally ( tabii ki; doğal olarak )
obviously ( açık ki; belli ki )
perhaps ( belki )
possibly ( mümkündür ki )
presumably ( her halde, muhtemelen )
probably ( muhtemelen )
undoubtedly ( hiç şüphesiz )
unfortunately ( ne yazık ki, maalesef )
unluckily ( ne yazık ki; şanszıslıktan )
frankly ( açık konuşmak gerekirse )
honestly ( gerçekten, doğru söylüyorum )
  • Bu zarfların bir kısmı cümlenin başında, bir kısmı sonunda bir kısmı da cümlenin ortasında yer alabilirler.
Unfortunately, our team lost the game. Ne yazık ki bizim takım oyunu kaybetti.
He is definitely coming. O kesinlikle geliyor.
Naturally, I will think about it. Tabii ki onun hakkında düşüneceğim.
Frankly, I don’t want to see bim again. Açık konuşmak gerekirse onu bir daha görmek istemiyorum

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu Blogda Ara